0500 de Kaptan Sevgili Salih Göktebin ile buluşup otomobiline Erdeniz ve Hasan beyi de alarak doğruca Beylerbeyine orada grubun geri kalanı ile koordinasyon yapıldıktan sonra Yüzme etabının başlangıcı;
Boğaziçinin "Deli Çay" hızı ile aktığı Kandilli Burnundan yine Salih Kaptanın verdiği komutlara göre 13 arkadaş yüzmeye başladık...
Daha önceki yüzmelerimde "sakın ola Kandilli Burnuna yaklaşma akıntıdan kurtulamazsın! Diye öğüt vermişlerdi...
Peki şimdi ne olacak idi?
Şimdi akıntının içine atlayıp yüzme Rotasına mı girecektik?
Adrenalin tam bu noktada artış göstermeye başlıyor, bir kaç kişinin yüzüne bakınca endişenin yansımasını fark ediyorum.
İşte bu an; Deli Çay gibi kişinin kendini, deryanın içinde ne denli "hiç olduğunu" idrak ettiği an...
Ya Allah! diyerek kendimi dibe batmayacak şekilde akan suya atlıyorum...Ve Salih Kaptanın
belirttiği 30 kulaçlık 90 derece boğazın ortasına doğru geldiğimi '' Soğuk(buzul) suyuna
girdiğimde anladım.
Daha önceki yüzmelerimde bu benim için çok önemli olan "çok soğuk suyu " bulamamıştım.
Neden önemli boğazın tam ortasında soğuk suyun genişliği 20-30cm bu buzul suyunun içinde yüzdüğünüz zaman tam yarışma rotasında yüksek akıntı ile gidersiniz!
Soğukluk derececesine dayanman şart...Hipotermiye giren olur mu? Evet oluyor!
Salih Göktebin kaptan; devamlı
13 arkadaşı komutlarıyla ters " V "
şeklinde ve Kulaç sayılarına ve verdiği kerterizlere göre yüzdürüyor...Yüzüyoruz.
Bu kez Rotadaki akıntılar öylesine ani değişiklik gösteriyor ki: Ben Bilirim! Ben Şampiyonum! Deme şansınızın olmadığını deneyimliyorsunuz!
Vaniköy, Çengelköy, Beylerbeyi çok dikkatli geçilmesi gereken bölgeler! Boğazın tam ortasına kadar açıldığımız noktalar!
Sıcak su, soğuk su ile deneyim yaşama süreci...
Kurbağalama yüzerek BOĞAZİÇİNDEN YÜZEREK KULELİ'Yİ keyifle seyrettim...Bir ara başımın altına şamandıramı koyarak sırt üstü yatıp bu anın keyfini çıkarttım.
Ta ki ! Beylerbeyi Polis Evine kadar....
Kıyıya Çıkarken Salih Kaptanın; grubu, akıntının riski büyük, hızlı ve problemli,ters dönüşler sergilediği bu etapta ne denli sakin ve ustaca yönettiğini şahit oldum...
Keyifliydim...
Kendimi; takmış olduğum Beyaz camlı gözlükle; boğazın suları içinde daha net yer yer gördüğüm deniz anaları ve balıklardan daha küçük ve güçsüz, bir " hiç " olduğumu hissettim...
Yüzerken, Boğaziçinin derinliklerine, diplerine bakabildiğim kadar baktım,yeşil ile turkuaz renk cümbüşü içinde içimde ki ürperti hissinin ve paniğin yok edilmesini sağlayanın da içimdeki ''inanç '' olduğunu idrak ettim.Her attığım kulacımla; bu muhteşemlik deryasında bana olumlu düşünme yetisini ve kulaç atma gücünü veren Allah'ıma şükrettim...
Kandilli İskelesi -Beylerbeyi Sarayı etabında başta Kaptan Salih Göktebin olmak üzere grup arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum...
Nice muhteşem kulaçlarda buluşmak üzere....
Mehmet YÜCEBİLGİÇ
15.07.2023
İstanbul Boğazında kulaçlarımın
Hissettirdikleri....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder