Mevlana Celâleddîn-i Rûmî;ye göre:
Yaşlanma, bir nevi olgunlaşmadır. Mevlânâ, insanın gençlikte ham bir meyve gibi olduğunu, zamanla olgunlaştığını ve gerçek bilgilere ulaştığını"Hamdım, piştim, yandım."sözleri ile vurgulamaktadır.
Bu söz, insanın hayat yolculuğundaki olgunlaşma sürecini temsil eder. Yaşlanma, bu "pişme" aşamasının verimli sonucudur.
Mevlânâ’nın beni en çok etkileyen ve bedensel yaşlanmanın önemsizliğini vurguladığı şu sözüdür.
"Mevlânâ'ya göre, bedenin yaşlanması ruhun gençliğiyle gölgelenir." Önemli olan, insanın ruhunu diri ve taze tutmasıdır.
Gerçekte; bireyin korkusu yaşlanmak değil biliyor musunuz?
Bu süreçte esas korku;bireyin kendi iç ve dış dünyasını değerlendirdiğinde çıkacak sonucun
nedenli "itibarlı" olduğu ile ilgilidir.
Kısacası,bireyin kendisiyle yüzleşmesindendir:
Çünkü birey , kendi geçmişinin bilgesidir. Bu değerlendirmelerde; suçlama, cezalandırma paralel olarak başarılar ve ödüllendirmeler,hak ettikleri, hak etmedikleri ya da hak ettirilmedikleri ile birlikte yaşamımın anlamını sorgular.
Şayet birey, kendi kendine uyguladığı sınavının sonunda takdir ettiği notu maddiyattan uzak sadece "itibar " ise yolu açıktır.
Aktif ve dinamik Yaşlanma sürecinde; gençlikte önemsenmeyen maddi ve dünyevi şeylerden uzaklaşarak manevi bir olgunluğa erişme durumu sosyal ve eğitim durumu yanında öz benliği ile ilgili olduğu kanısındayım.
Bu süreçte, insanın bireysel özgürlüğüne daha fazla odaklanabileceğini ve "yaşamın geçici "niteliğini kavrayarak "değerli olan şeylere yönelmesi" gerektiği gerçeği ile yüzleşmesi de öz benliği ile ilgilidir.
Sonuç olarak;yaşlanma önlenemeyen bir doğal bir süreçtir, ancak bireyler; ruhen,bedenen ve zihnen yeteneklerini geliştirmeyi dinamik yaşlardan itibaren yaşam felsefesi olarak algılayıp uyguladığında; Aktif Yaşlanma sürecini daha keyifli,verimli ve kaliteli geçirebilirler.
Geçmişteki ekonomik veya sosyal olumlu,olumsuz yaşam şartları; Aktif Yaşlanma sürecinde düşünülecek veya çözümlenecek konu/konular değildir. Buna göre;birey,geçmişi ile kavga etmemesi, ben gençliğimde şöyleydim,böyleydim dememesi, yaşıtları dahil hiçbir kimse ile mukayeseye ve kendini daha da yıpratacak düşünce ve söyleve girmemesi, şikayet etmemesi
disiplin ve alışkanlık haline getirmesi arzu edilir.
AKTİF YAŞLANMA sürecini:
Kendini,ruhen, tüm maddi üstünlük ve kazanımlarından arınmış,
bir "HİÇ" olarak görme erdemine ulaşıp,maddi ve manevi birikim ve deneyimini,ihtiyaç sahiplerine karşılıksız vermeye, iyilik yapmaya,hizmet etmeye
adayarak, hoş sadayla vuslata erişmeyi hedeflemek olarak algılamaktayım.
Sözlerimi Hz.Mevlananın,çok sevdiğim sözleriyle bitirmek isterim.
"Bedenin yaşlanması ruhun gençliğiyle gölgelenir."
Mehmet YÜCEBİLGİÇ
Rekortmen Master Milli Yüzücü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder