Emire Gülay Yücebilgiç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Emire Gülay Yücebilgiç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Nisan 2024

HER BAYRAMDA USUMDA,YER ALIR BİR DÜŞÜNCE KERVANI...

Her bayramda usumda, yer alır bir düşünce kervanı...
Türkiye'min üstad Feylosoflarından Nermi Uygur'a göre insan;başkalarıyla diyaloğa girdikten sonra etkileşen, önce “ben” olan, daha sonra ise “bizleşen” bir varlıktır. 
Ve bu yolla insan, çok anlamlılık ve çok boyutluluğu, „‟kendisinin olmayan düşünceleri”, “başka benlerin” vasıtasıyla elde etmeye hazır bir vaziyete gelir.
Benim usumda aklıma ilk gelen ve ilk tanıdığım benlik; hem annem hem babam olan Canım Anamdır ... 
Her duygumun,düşüncemin filizlenmesinde o vardır ..
Bayramlar da öyle;Annem tarafından Türk Kültür örf ve adetlerimize göre yetiştirildik ve yaşadık...
İnanın o kutlama adetlerimiz evlendikten sonra da, en ırak bölgede de olsak Can Dostum Gülay'ımın uyum ve saygısı ile devam etti ..
Ayrı bir konu olmasına karşın ana/baba evindeki geleneğin evlilikte devam ettirilmesi  "evlendiğin kişi ile uyumuna ve karşılıklı saygı ile orantılı"dır. Çok şükürler olsun ki biz, bu yönden her iki ailenin de gönlünü yapma yönünden çok şanslı idik ..
Yoksa evlilikte sorunların ana sebeplerinden biri haline gelebilecek tek taraflı yönlendirmeler; evliliğin, zorlamalı birliktelik olarak yaşanmasına sebep olabilmekte...
Çekirdek ailem ile birlikte de: Ta ki Can Anam hakka yürüyünceye kadar...Bu geleneksel Bayram kutlamaları devam etti...

Aradan geçen süreçte,mesleki yaşam koşulları da örf adet ve geleneklerimizin değişimine etkisi oldu...
Bulunduğumuz mesleki ortamın standart bayram kutlama zorunluluklarını da aştıktan sonra ki çekirdek ailemiz içinde kutlamalar da;
günümüz sosyo-politik koşullarına uyarak; genel olarak sosyal medya üzerinden mesajlaşma,  bir tatil , gezinti ve dinlenme anlayışına dönüştü...
Üstad Nermi Uygur'un başta belirttiğim düşünceleri gibi "" kendimin olmayan düşüncelerin de etkisinde en az kalarak,can dostum
Gülay'ım ile oluşturduğumuz yaşam stratejimizle, bayramları olumsuzluklardan sakınarak sağlıklı, güzel, dinamik, huzurlu kutlamanın peşindeyiz...
Bayramınızı en içten dileklerimizle kutluyoruz 🧿🧿

29 Şubat 2024

HEYBELİADA'DA DİKİLİ BİR AĞACIMIZIN VARLIĞI....

İnsan insanın kurdu değil dostudur..
Öyle bir süreçteyiz ki "iyilik yapma, ahlaklı, erdemli "olmayı unutup;
 birbirini "yok etmeye, istismar etmeye "yönelenlerin çoğunluğu ister istemez; olumsuzluklardan ırak olgun ve duru yaşamı kendine prensip edinmiş kişileri de karamsarlığa düşürdüğü bir gerçektir...
Ancak öyle güzel anlar yaşarsınız ki biraz önce saydığım karamsarlık havasını birden bire unutturur ve değeri hiç bir maddi kıymet ile ölçülemeyen anı yaşarsınız..
Ben ve Gülay da; işte böyle güzel bizleri ömür boyu mutlu ve tebessüm ettirecek çok etkileyici sürprizi yaşadık...
Kısa bir süre önce Dostumuz Sevgili İlknur&Muhittin Apak'tan telefonda; Haybeliada Çam Limanı yamaçlarında yanan ormanlık alana "Gülay& Mehmet YÜCEBİLGİÇ ve Torunumuz Rüzgar YÜCEBİLGİÇ "adına çam ve meşe palamutu fidesi ektiğini müjdeledi! 
Yarabbim şimdiye kadar bizleri memnun eden çok hediye almıştık ancak böylesi "sürpriz , anlamlı hediyeyi" almamış bu muhteşem duyguyu            yaşamamıştık ..
Sarıkamış'tan döndükten sonra ilk işimiz, Heybeliada'ya Sevgili İlknur& Muhittin Apak'lara gittik, sohbet , muhabbet ve kahvaltı faslını müteakip bir daha ki sefer denize gireceğimiz bölgeyi gördük ve yıllardır çok
 sevdiğim Heybeliada turu yürüyüşüne başladık, Çam limanı yamaçlarına doğru çıktığımızda muhteşem sürpriz ""Çam ve Meşe Fidemiz"" ile tanıştık ..
Suyunu verdik! Başında video ve fotoğraflerımızı çektirdik.
Daha önce hiç tatmadığım bir heyecan ve sevincin sarmalındaydım...
Artık Heybeliada'da, her gittimizde sulayacağımız dikili bir ağacımız vardı...
Bu sevinci yaşatan Dostlarımızın sürprizini ömür boyu unutmayacağız .
Allah'ım dan dileğimiz bu güzellikleri yaşatan dostlarımızla birlikte o ağacın gölgesinde Çam Limanına karşı kahvelerimizi yudumlamaktır...
Bu sevinci,unutulmaz sürprizi yaşatan dostlarımıza şükran borçluyuz...
Bu satırlara kadar okuyanların da;  benzer sevinci yaşamalarını gönülden isteriz..
Gülay & Mehmet YÜCEBİLGİÇ
28 Şubat 2024
Heybeliada 

19 Ocak 2024

YENİ DOĞUM GÜNÜMDE DÜŞÜNDÜKLERİM! 17 OCAK 2024

Ne zaman ki iç dünyama dönüp,kendi bedenim ve ruhumdaki noksanlıkları giderme yolculuğuna başladım...
Kendimi daha huzurlu daha ne istediğini arayan bir kişi olarak buldum..
Yaş almanın; yaşlanma, kendini işe yaramaz bir kişi olarak algılama ile aynı anlamı taşımadığını, olgunlaşma yolunda bir adım atma olduğunu, kendini olumsuz kişi ve olaylardan, etkileşimlerden sakınmanın, sağlıklı, dinamik, 
insana insanca değer verenlere daha çok yakınlaşmanın huzur iklimi yarattığını böylece iyilik yapma ve paylaşmanın daha önem kazandığını tespit ettim...
 
Kendimi; peteğini bal ile dolduran arılara benzetiyorum..
Can Dostum, Can Yoldaşım Gülay'ım ile birlikte;
 Sağlıklı, huzurlu yeni yaşımda güzel ailemin desteği ile yeni hedeflerin peşinde koşma ve kulaç atma dileğiyle 🌹🧿🧿🧿
Yeni Doğum Günümün düşündürdükleri...
17. 01.2024 İstanbul 

30 Aralık 2023

2024 YILINA GİRERKEN USUMDAKİLER!

2024 yılına girerken usumdakiler!
Son beş yıldır ağırlıklı olarak hayatımıza giren "yüzme sporunun" yaşamımızda açtığı yeni keşifler ve yeni deneyimler
yaşamdan beklentilerimi ve algılamamı da değiştirdi ...
Yaşamımda önceliklerim; Sağlık, Huzur, Sevgi,İyilik ve tebessüm içinde olmak için gayret göstermek oldu .
2018 yılında diğer sporlardan ağırlıklı olarak yüzmeye başlamam ve 50 yıllık yüzme tekniğimi değiştirme gayretine girmemiz ve 4 yıl sonra hedefe ulaştığımızda; esas bizi mutlu ve sağlıklı kılanın: Gülay ile birlikte azimle çalışıp yeni bir deneyimi birlikte yaşamamız ve yaşamımızda dinamik olmanın yeni bir şeyi cesaretle keşfetmenin muhteşem bir duygu olduğunu idrak ettik ..
Bir kişinin kendindeki noksanlıkları tespit edip onu düzeltmek için niyet edip, cesaretle, gayret etmenin bedeni yeterlilikle mümkün olmadığını; ruhsal, ahlaki ve cesaretlendiren bir can dostu motivasyonun olmazsa olmaz koşul olduğunu yaşadık ve yaşıyoruz...
Başarıda; elde edilen madalya ve kırdığım Türkiye Rekorlarının
amaç değil araç olduğunu; esas keyif veren uğraş ve düşüncenin; dışarıdan teknik,taktik yardım almadan kendi kendimize yüzdüğüm her yarışma sonrası, uzun süren teknik, taktik, beslenmede analizler yaparak tamamlanacak noksanlıkları giderme gayretine girmemiz ve bu döngüyü sürekli kılma arzumuzdur .
Allahtan dileğimiz; bu maddi ve manevi arzumuzu sürekli kılmayı, 2024 yılının, Aile bütünlüğü içinde sağlıklı, huzurlu, sevgi ve tebessüm ile iyilik yapmayı ve dağıtıcılığını nasip etmesidir ..
Yeni Yılınız Kutlu Olsun 🌹🧿



23 Temmuz 2023

BOĞAZİÇİNDE YAŞADIĞIM MUHTEŞEM DENEYİM!

Bugün Boğaziçi yüzmemize biraz geç kalarak başladık!
Etap; planladığımızın ötesinde gelişti...
Peki gelişmeler nasıl oldu...
Öncelikle bu saatlerde ki boğaz akıntısının diğer günlere nazaran daha hızlı ve hırçın olduğunu gördüm...
Poyraz da kuvvetli idi...
Geçen haftalarda da Boğaz akıntı rejiminin ve su ısısının düşüklüğü hakkında okuduğum bir makalede;
 Ukrayna'daki barajların ve dolu savakların patlatılması sonucu buzul sularının doğrudan Karadeniz'e
 kontrolsüz aktığı, İstanbul Boğazında akan su rejimini de olumsuz etkilediği, suyun bollaştığı ve süratinin hızlandığı ,akıntı yönlerinin devamlı değiştiği ,anaforların arttığı, su ısının düştüğü yönünde idi ...
Kanlıca İskelesinde, Boğaziçi etabı için hazırlık yaparken; gemi trafiğinin diğer günlere nazaran daha ağır tonajlı dev tanker gemilerinin yer aldığını, sabah gemi trafik planını incelerken dikkatimi çekmişti, her gemi arasında on dakika fark var!
Bu ağır tonajlı gemilere, Kıyı Emniyeti klavuzluk yapıyor, bu ekip işlevlerini sahil güvenlik ile koordineli yapıyor?
Boğaziçinde trafik ve denetimin yoğun olacağını düşündüm..
Hatta düşüncemi sabah yüzmeye başlamadan bir kaç arkadaşımla paylaştım..
Biz, tam Kanlıca'dan denize girmeye başladığımızda, dev bir tankerin Kandilli Burnunda uzun uzun düdüğünü çaldığını duydum...Arkadaşıma bak Kandilli'deki grup Boğaziçinde (yolda geçerken,grubu Kandilli İskelesinde görmüştüm) ve tanker tehlikeli gördüğü için uzun uzun uyarı kornası çalıyor...Dedim..
Bu durumda, Kıyı Emniyeti Devreye girip Sahil Güvenliği devreye sokuyor..
Ve biz suya girip boğaz ortasına vardığımızda Sahil Güvenlik ile karşılaşacağımızı düşündüm...
Kanlıca İskelesinde motorların olduğu yerden, Teker teker suya girdik... Boğaziçinde İkinci kerterize 50+50 kulaç attıktan sonra... Boğaziçinin tam ortasında Kuzeye intikal halinde olan Sahil Güvenlik botu bizi gördü ve bize doğru dümen kırdı...
Kıyıya yüzmemizi istedi...İstedi de... Sorun büyük idi...
Çünkü akıntı bizi güneye Kandilliye doğru sürüklüyor, ters akıntıya karşı Kanlıcaya yüzmemiz gerekiyordu...Bu daha önce düşünmediğimiz bir gelişmeydi...
Nasıl yapacaktım?
Fakat gruptaki arkadaşlarımın maşallahı vardı..Hepsi deneyimli yüzücülerdi...
Ve bizler,akıntıya karşı yüzmemizi gerçekleştirdikten sonra Kanlıca iskelesindeki motorların bağlı olduğu yerden karaya çıktık...
Bu zorunluluk; bana hiç düşünmediğim, hatta zor gördüğüm bir durumdu, akıntıya karşı yüzme ve Sevgili Enes Şirin antrenörün ters akıntıyı bulduğunu söylediği yöndeyim, bu kez kuzeye doğru yüzme deneyimini yaşamaya başlamıştım ...
Kulaçları atıyor bir taraftan da ileri doğru yanaşıp yanaşmadığımı kıyıdaki yalılara bakarak ölçüyordum, zorlanacağı mı düşünmüştüm ..
Çok muhteşem bir deneyim yaşamıştım ... Teşekkürler Enes Hocam ..
Benzer deneyimi ikinci kez, çoğunluğun talebi ile Kandilli İskelesinden atlayarak Kandilli Burnuna doğru akan hırçın akıntıdan geri dönerek kuvvetli akıntıya karşı yüzerek atladığımız yerden çıkma deneyimini ve adrenalin pompalasını yaşadım...
Yüzdüğüm arkadaşlarımın kulaç ve deneyimlerinin yüksek olması muhşem bir adrenalinli etabı sağlıklı bitirmemizi sağladı ..
Sağlıklı nice kulaçlarımız olsun!
Teşekkürler @openwaterfamily
Boğaziçinin en tehlikeli bölgelerinde adrenalini yüksek deneyimini yaşattığınız için...
Sağolun VAROLUN!

22 Temmuz 2023

İSTANBUL BOĞAZI KANDİLLİ İSKELESİ-KUZGUNCUK ETABI

22.07.2023 Cumartesi günü @openwaterfamily grubu ile Kandilli İskelesi -Kuzguncuk etabı...
Bu kez rotamıza "Denizaltı"çıkmadı ama emareleri çok iyi gözlemleyerek ; açıklanan boğaz gemi seyrüsefer planlamasını da Sevgili Salih,İskender, Enes'in en ince detayına kadar uygulamasıyla...
Bugüne kadar karadan seyrederken ""nehir gibi akıyor""diyerek şaşkınlıkla izlediğim boğaziçinden, güneşin doğuşunu Kandilli Sırtlarından itibaren  izledim...
Sevgili İskender; rotamızdaki ters akıntı, girdap, sıcak ve soğuk su akıntılarını...Ve bu noktalarda olası hareketleri...Bu noktaları deneyimleyerek boğaz ile birlikte akıyoruz!
İlk kez Beylerbeyi Sarayını Boğaziçi de yüzerek hatta sadece boğazın akışına kendimi bırakarak seyrettim...
Yarabbim nasıl bir adrenalindir..
Deneyimli yüzücülerin olması özellikle her beraber olduğumuzda" 15/19 yaş
 Gebze Openwater yüzücülerine
 sizlerin yorulmanızın ve üşümenizin nedeni "enerjinizi ben alıyor depolayıp yüzüyorum..Derim. Gerçekten bana enerji veriyorlar..
Beylerbeyi Sarayı önü Akıntının en hızlandığı yer... 
Muhteşem 🌹🏵️🧿
Teşekkürler emeği geçen ve pozitif enerjileriyle boğazın buzul soğuk suyuna girdiğimizde hissettirmeyen arkadaşlarıma...
Birinci Köprünün de altından geçme deneyimini yaşamış oldum.
Mehmet YÜCEBİLGİÇ